TÜRK-İŞ Başkanı’ndan Şimşek’e tepki: ‘Onun dünyası başka’

“`html

Atalay’dan Kamu İşçilerine Yönelik Önemli Açıklamalar

Ergün Atalay, konfederasyon genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, yarın kamu sektöründeki toplu iş sözleşmesinin çerçeve protokolünün imzalanmasının ikinci yıl dönümünün kutlanacağını hatırlattı.

Atalay, protokolün imzalanmasının ardından enflasyonun artmasıyla birlikte “ne sözleşmenin ne de ücretin gerçek anlamda bir kıymetinin kalmadığını” vurguladı ve şu ifadeleri kullandı: “Gerçekten, son 30 yılda karşılaştığımız en zor ekonomik durum ile yüz yüzeyiz.”

Toplantıda, afet, deprem, yangın ve savaş gibi durumların en büyük bedelini kadınlar, çocuklar ve çalışanların ödediğini belirten Atalay, iki yıl önceki kamu toplu iş sözleşmesi çerçeve protokolü imzalandığında çıkış yapan haberleri de anımsatarak, “İşçi müdürü geçti, çöpçü genel müdürü geçti gibi haberler yapıldı” dedi.

Atalay, “Ben her zaman işçi ve memur ayrımının yapılmaması gerektiğine inandım ve bu durumu sürdüreceğim. Memurlar çok yüksek ücretler almıyor ancak işçilerin aldıkları maaşlar oldukça düşük” şeklinde konuştu.

“400 işçi işi bıraktı, sebebi düşük ücret”

Atalay, emekli olan kamu çalışanının bile kendisinden daha fazla ücret aldığını belirterek, “Dünyada böyle eğri bir ücret yapısını göremezsiniz. Eskiden devlet kapısının önünde uzun kuyruklar olurdu. Şimdi ise tarım, savunma sanayi, demiryolları ve şeker fabrikalarında bile yüzde 25 civarında bir iş gücü kaybı var. 400 beyaz yakalı işçi, geçen yıl savunma sanayisinde işi bıraktı çünkü özel sektördeki maaşları iki katı, üç katı daha fazla” dedi. Devletin bu kesime yönelik yeterli önlemleri almadığını belirten Atalay, özellikle işgücü yetiştirme konusuna dikkat çekti.

Atalay, “Ekonominin düzeliyor olması söyleniyor ancak çalışanlar bunu hissetmiyorlar” ifadelerini kullandı.

“TÜİK ile market fiyatları arasında büyük bir fark var”

Atalay, kamu işlerinin Toplu Sözleşme Çerçeve Protokolü’nün HAK-İŞ tarafından da müzakerelerinin yapıldığını hatırlatarak, “Her sendika kendi sözleşmesini yürütüyor. İki ay önce hükümetten bir teklif yok; bu da dayanma gücünü tükenmiş durumda olan bireyleri daha da zorlaştırıyor. TÜİK’in açıkladığı verilerle market fiyatları arasında büyük farklar var” dedi.

2002’de vergi dilimine girişin 22 kat daha fazla olduğu günlerden bugüne, bu oranın neredeyse 6 katına düştüğünü bunun da gelir dağılımındaki adaletsizliği artırdığını belirtti. “Bugün emekli, işçi ve stajyerlerin karşılaştığı sorunlar büyümekte” diye ekledi.

“70 yaşında çalışıp iş kazasına uğrayanlar var”

Kamu sözleşmeleri gündemdeyken, sendikaların emeklilik konusu ve asgari ücretsizlikler hakkında bilgi vermesi gerektiğini söyleyen Atalay, “70 yaşındaki bir kişinin çalışmaya zorlandığı bir sistemde bir şeyler yolunda gitmiyor demektir” dedi. İşçiler olarak hak ettiklerini alamadıkları için zor şartlarda yaşadıklarının altını çizdi.

Atalay, hükümete yönelik çağrıda bulunarak toplu sözleşme görüşmelerinin asgari ücret veya memur zammı gibi algılanmaması gerektiğini vurguladı. “Demiryolu çalışanları, enerji ve karayolu işçileri de bu sistemden etkilenmekte. Eşit ve adil bir ücret talep etmemiz doğal” dedi.

“Maliye Bakanının görüşleri çalışanların gerçeğinden uzak”

Atalay, kamu işveren sendikasına sundukları 21 maddelik önerilerin ardından “Parasal konuları konuşmak istemiyoruz” yanıtını aldıklarını belirtti. “Parasal olmayan bir konuda olumlu bir sonuç çıkamaz. Bizim her bir sıkıntımız çoğunlukla parayla ilgili” ifadelerini kullandı.

İşçi bulmanın zorlaştığını ve bu durumun yüksek ücretlerden kaynaklandığını belirten Atalay, “Köle ücreti olarak adlandırılacak bir sistemle işçi bulmak imkansız” diye konuştu.

“Demokrasiden yanayız”

İstanbul’daki tutuklamalar hakkında düşünecek olursak, Atalay, “Haksızlık yapıldığını ifade ettik ve demokrasiden yana olmak zorundayız” dedi. Yargının da adil çalışması gerektiğine vurgu yaptı ve her bireyin desteklenmesi gerektiğini ifade etti.

“Ara zam ve vergi düzenlemesi talep etmekteyiz”

Atalay, ara zam ve vergi düzenlemesi taleplerini sürekli olarak yetkililere ilettiklerini belirtti. “Özellikle Çalışma Bakanı’na yürüttüğümüz görüşmelerde olumlu bir şey almakta zorlanıyoruz” dedi.

Son olarak, asgari ücret görüşmelerine katılıp katılmayacaklarını sorduğunda, “Bu ücrete kimse bir haftayı geçinemez” dedi ve yasal düzenleme olmadan müzakere masasına oturmayacaklarını belirtti. “Adil bir komisyonun oluşturulması şart” diye ekledi.

“`

Related Posts

Sosyal medyada konut alımı ya da kiralama işlemlerinde ‘kapora dolandırıcılığı’na dikkat: Sakın para göndermeyin

Sosyal medya üzerinden konut alımı ve kiralama işlemlerinde ‘kapora dolandırıcılığı’na karşı uzmanı uyardı ve evi görmeden asla para göndermeyin, yetki belgesini sorun

Altın fiyatları yeniden yükseliyor: O seviye yeniden aşıldı! Gram, çeyrek, Cumhuriyet altını bugün ne kadar oldu? 21 Mayıs 2025 Çarşamba altın fiyatları…

21 Mayıs 2025 Çarşamba altın fiyatları belli oldu. Yurttaşlar altının ne kadar olduğunu merak etti. Peki, gram, çeyrek, Cumhuriyet altını bugün ne kadar oldu? İşte 21 Mayıs 2025 Çarşamba altın fiyatları…

Borsa kan kaybediyor altın rekora koşuyor

Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, haftanın son işlem gününü sert bir düşüşle kapattı. Endeks, 154,35 puan azalarak 9.514,01 puana geriledi. Gün içinde en yüksek 9.683,25 puanı gören endeks, en düşük 9.514,01 puanı test etti. Bu seviyeden kapanış …

Brent petrol 65 doların altında: Rusya-Ukrayna görüşmeleri petrolü vurdu! (20 Mayıs 2025)

Dün 65,48 dolara çıkan Brent petrolün varil fiyatı, günü 65,01 dolarda kapattı. Bugün saat 09.56 itibarıyla kapanışa göre yüzde 0,08 düşerek 64,96 dolara geriledi. Aynı saatte Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili 62,07 dolardan işlem gördü …

Çinlilerin gümrük vergisini artıran Trump’ı nasıl kandırdıkları ortaya çıktı

Çinli ihracatçılar, ABD ekonomisinden daha fazla pay almak için paravan şirketler ve gerçeğe aykırı beyanlarla ticaretlerini sürdürüyor.

Sahili dümdüz edecekler: Tarihi belli oldu

Sakarya’nın Karasu ilçesinde sahil hattında yapılacak yıkımın tarihi kesinleşti. Resmî Gazete’de yayımlanan kararla “riskli alan” ilan edilen bölgede, turizm sezonunun sona ermesinin ardından yıkım süreci 15 Eylül 2025 tarihi itibarıyla başlayacak …